http://nihal-seyahatname.blogspot.com/2013/06/manisa-spil-dag.html
Buradan Ağlayan Kaya Niobe'ye gittik.
http://nihal-seyahatname.blogspot.com/2013/06/manisa-gezimiz-2-aglayan-kaya-niobe.html
Daha sonra şehrin içine geldik.Kısıtlı zamanımız olduğu için en çok görmemiz gereken yerleri görelim dedik. Bunlardan ilki Ulu Cami oldu. (Diğer camileri daha sonra anlatacağım.)
ULU CAMİ:
Manisa'nın güneyinde Sandıkkale Tepesi yamacında bulunan Ulu Cami Saruhanoğullarından Fahreddin İlyas Bey tarafından 1366 yılında yaptırılmış.Antik çağlara ait yapılardan toplanan mermer blokların yanı sıra kaba yontma taş ve tuğlalardan yapılan cami 2 bölümden meydana gelmiş.Caminin önünde bir iç avlu ve caminin kapalı alanı.Kuzey tarafında merdivenle çıkılan ve oldukça sade kesme taştan yapılmış bir portal bulunmakta.Bu giriş taş kemerli ve iki yanında mihrapçık bulunmakta.Girişin üzeri yarım kubbe ile örtülmüş ve üzerinde tek satır halinde yazılmış bir kitabe bulunmakta.
Caminin minberi Kündekari tekniği ile yapılmış muhteşem bir görüntüde.
İçerdeki kubbeler ve ahşap oymalar ise mutlaka görülmesi gereken güzellikler. Manisa'ya gittiğiniz zaman Ulu Cami'ye de mutlaka gidip görün derim.
Camiyi gezdikten sonra dışarıya çıktığınızda hemen yanında asırlık ağaçların altında güzel bir çay bahçesi var. Burada oturun ve Manisa'ya özgü 7 çeşit bitkiden oluşan çayı için.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder